Ebemin adı zehra...
deli dolu bir kadındı
korkuya dayalı içten içe sevgi beslerdim ona
ilkin annem tanıştırdığında sene-i evveli '71 yılı mıydı ne
on ya da on bir yaşlarında tıfıl bir uşaktım
kente geleli de birkaç yıl olmuştu
çiftehamam mahallesi’ndeki 'maşallah' yazılı apartmanının üçüncü katında meskûnuz
kapı çaldı-yumruklandı-tekmelendi desem yeridir
kapı mı çalıyor alarm mı veriliyor belli değil
bir gürültü ki resmen kapı menteşeleriyle birlikte yerinden sökülüyor
anam pürtelaş gidip kapıyı açtı
ben ve ufak kız kardeşim korkuyla bir köşeye sinmiş bekliyoruz
anamsa kapıyı açar açmaz gülerek;
hoş geldin ‘zehra abula!’ diyerek kadının boynuna sarıldı
baktım kugar misali bir kadın kapıda
gözleri yuvalarında yaldır yaldır dönen rengarenk misketler gibiydi
eve girer girmez oradan oraya sıçrayan çekirge misali yerinde duramıyordu
ne sözlerine yetişebiliyordum ne de hal ve gidiş hareketlerine
bir ağacın en alt dalına bir en yüksek tepesine konan ardıç kuşu gibiydi
karşısındakine söz hakkı vermek de ne haddine
*
bir an da eteğini sıyırıp uzun donunun altında bacağına bağladığı
çok sonraları adını öğrendiğim on dörtlüyü
iplerinden kurtarıp soğuk demir parçasını anneme uzattı
sanki annem de dünden hazırmış gibi emaneti alıp olanca titizliğiyle
saklamak için başka bir odaya yöneldi
bense şaşkın bir biçimde gözlerim yuvalarından ha çıktı çıkacak şekilde bakakaldım
onunsa hiç umurunda değildi
çünkü oğlu birkaç yıl önce cinayet işlemişti
giydiği hüküm de ağır müebbetti
sevdiği kızı başkasına verecekler diye kızın nişanlısının hayatına
bir gece yarısı pusu kurarak kastetmişti
cezasını da trabzon merkez kapalı ve cezaevi tevkifhanesi
ortahisar'daki eski vilayet bitişiğindeki şimdilerde
hüseyin kazaz kültür merkezi olan yerde çekmekteydi
ve de onu ziyarete gelmişti
*
bir ara kısa bir boşluktan yararlanıp;
zehra nene ben nasıl doğdum? diyebildim
bu sefer kutsal bir ibadetin ritüeliymiş gibi tane tane anlatmaya koyuldu
uşuğum sen ters doğdun
sanki düzünü biliyormuşum gibi tersi ne demek nene? diyebildim
o da bazı sözleri sansürleyerek anlatmaya koyuldu
doğumda önce bebeğin başı gelir uşuğum
ne yaptıysam seni bir türlü ananın karnında döndüremedim
ha bu ayakların önce çıktı diyerek;
sonrasında da yeri göğü inletircesine bastı kahkahayı
*
o gün bugün yürüyorum
bazan iyi bazan da kötü yönde gidiyor olsa da ayaklarımız
göktengri bizi dilerim bundan sonra hep iyi yönde yürütsün
o güzel kadının da adını bir şekilde buraya ekledim
kim bilir şimdi her nerede ise;
olduğu yerde de birilerinin doğumuna aracılık ediyor mudur?
kim bilir?
…
03 eylül 2020
mimera…