MAHALLE KAVRAMI NEDEN ÖNEMLİ?

Bugün farklı bir konuyu, en küçük yerleşim birimini gündemimize taşımak istedik: Mahalle!

Bu köşeyi takip edenler hatırlayacaklardır, ülkemizdeki yerleşim ölçeklerinden bahsettiğimiz, nüfus büyüklükleri itibarıyla en küçük ve en büyük mahalle, belediye ve ilçe nüfuslarını irdelediğimiz, değerlendirmelerimiz de olmuştu. Ülkemizde, nüfusu 100 binin üzerinde olan mahallelerin yanında nüfusu 11 olan mahallelerinde olduğunu, en büyük mahallenin Diyarbakır Bağlar ilçesinde, en küçüğünün Ankara Çankaya ilçesinde olduğunu ifade etmiştik.

Ülkemizde tüzel kişiliği olan yerel yönetim birimleri, köy, belediye ve il özel idareleridir. Mahalle, Türk Dil Kurumu sözlüğünde, bir şehrin, kasabanın veya büyükçe bir köyün bölündüğü parçalardan her biri olarak tanımlanmaktadır. Bu özelliğiyle, mahallenin herhangi bir tüzel kişiliği yoktur. Ancak buna rağmen, mahalle demokratik katılım ve yöneticilerinin halk tarafından seçilmesi noktasında, en küçük yönetsel parçadır. Bu açıdan baktığımızda mahalle, idari bir olgudan ziyade toplumsal bir olgu olarak karşımıza çıkmakta ve toplumsal yapı içinde insanların bir arada yaşadıkları en alt yönetim kademesi olarak değerlendirilebilmektedir.

Mahallenin toplumsal olgu olmasının altında yatan en önemli etkenlerin başında, insanların sosyalleşmesi, kişilerin birbirleriyle yakın etkileşim ve iletişim içerisinde bulunması gibi birçok fonksiyonun yanında, mahallelinin seçtiği muhtar, devletle vatandaş arasındaki birtakım idari ilişkilerin kurulmasında aracı rolü oynamaktadır.

Belirttiğimiz üzere, mahalleler köy veya belediyelerin içerisinde yer alan, bölümlerdendir. Bu haliyle, köylerdeki muhtarlar bir tüzel kişiliğin başı veya temsilcisi iken mahalle muhtarlarının bu özelliği bulunmamaktadır. Ülkemizdeki büyükşehir yapılanması uygulamalarıyla mahalle olgusu da değişime uğramış, muhtarlık yönetimiyle özdeşleşmiştir.

Bugünkü mahalle kavramı, köy mantığında bulunan sosyal dayanışma ruhuyla Osmanlı devlet geleneğinden gelen vakıf, esnaf ve mahalle üçgenindeki önemli fonksiyonunu kaybetmiştir. Osmanlı-Türk kent anlayışında, toplumsal ve idari teşkilatlanmanın en alt kademesi olan mahalle kavramı artık bu niteliğinden uzaklaşmıştır. Bunun birçok nedeni vardır. Hızlı etkileşim, iletişim ağlarının gelişmesi, toplumsal, sosyal ve kültürel anlayışların değişmesi, bireysel yaşama duygusunun ön plana çıkması, çekirdek toplumsal yapıların artık özelliğini kaybederek, küreselleşen dünyanın rüzgârının mahalle yaşamını da etkilemesi bu nedenlerin birkaçı olarak sayılabilir.

Gerek bu toplumsal, teknolojik gelişmeler, gerekse büyükşehir yapılanmaları ve büyük ölçekli mahalle yapılarının oluşturulması, mahalle ve mahalle yönetimlerinin kendinden beklenen faydayı sağlayamaz duruma gelmesi sonucunu, hatta bazı kesimlerce gereksiz(!) olduğu düşüncesinin oluşmasına sebebiyet vermiştir.

Yeni belediye mevzuatımız mahallenin yöneticisi konumunda olan muhtarlara, mahalle sakinlerinin gönüllü katılımıyla ortak ihtiyaçları belirlemek, mahallenin yaşam kalitesini geliştirmek, belediye ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla ilişkilerini yürütmek, mahalleyle ilgili konularda görüş bildirmek, diğer kurumlarla iş birliği yapmak ve kanunlarla verilen diğer görevleri yapmak gibi bir çok yükümlülükler yüklemiş olmasına rağmen, bu yükümlülüklerin idari ve toplumsal karşılığı da bulunmamaktadır.

Mahalleler, nüfus kriterinden ziyade homojenlik temeli üzerine oturtulmalı; sosyal, kültürel, ekonomik, demografik olarak mahalli müştereklik kavramı çerçevesinde değerlendirilmelidir. Kanunen kendilerine yüklenen görevlerden ziyade, bir toplumsal olgu ve toplumsal yapının şekillendiği en küçük yerleşimler olarak algılanmalı ve bu çerçevede şekillendirilmelidir.

Kısacası, mahalleler geçmişten geleceğe bir köprü, demokrasi kültürünün yerleşmesinin okulu, sosyal dayanışmanın da mutfağı haline getirilmeli; yönetsel yapının bir uzantısı veya parçası değil, toplumsal yapının önemli bir olgusu olarak değerlendirilmeli, mekânsal anlamdaki yakınlıkla birlikte, geleneksel sıcak mahalle birlikteliği ve kadim komşuluk anlayışımızın devamını sağlayamayacak şekilde bir organizasyonel yapıya dönüştürülmelidir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Halil Memiş - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kuzey Ekspres Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kuzey Ekspres hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kuzey Ekspres editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kuzey Ekspres değil haberi geçen ajanstır.



Anket Sizce Trabzonspor'da bu sezon sergilenen kötü performansının sebebi kim?
Tüm anketler