
Sn. Valim bu sese kulak ver
Sevgili okurlar, Türkiye’nin Doğu ve Güney Doğu illerinde patlayan bombalar ve ardından şehit cenazelerinin yanı sıra masum insanlarında hayatını kaybettiği bu kaos ortamında bölgeden bahsetmek hiç de şık olmadığının farkındayım…Ama ne yaparsın mesleğimiz gereği, Trabzon’da olup bitenleri görmedim duymadım deyip es geçmek olmuyor…
***
Lafı evirip çevirmek niyetinde değilim…
Trabzon’u yönetenlerin ne yapmak istediklerini anlamakta zorlanıyorum…Yapılan açıklamalara baktığımda bir tek konuya, daha doğrusu bu “dört köşe” şehrin kalkınması için tüm umutlar Turizme bağlamış …
***
Son olarak Trabzon’un turizmle ekonomik olarak refaha ulaşacağı tezini savunanlara bu kez de yeni atanan vali Yücel Yavuz’da katıldı…
Valilikte yapılan toplantıda Yavuz Turizmin gelişmesi için “Herkes elini taşın altına koymalı ” demiş… Sizin anlayacağınız dünden bu güne, varsa yoksa turizm…
***
Bellik sayın vali Yavuz’a birileri Trabzon’da sanayi olmaz, illa da turizm demiş…
İstedikten sonra bu şehirde sanayinin en alası bal gibi yapılır… Yeter ki mülki amirlerinin öpmeye meramı olsun…
***
Kimse kusura bakmasın,Trabzon’da turizmden başkası yalan diyenler bana öyle geliyor ki, bu şehri gerçek anlamda sevmedikleri gibi kalkınmasında istemiyorlar…
Yine anladığım kadarıyla dertleri günü kurtarmak…Yarın kendilerine sorulduğunda, bu kadar yatak kapasiteli otel yapıldı… Bölgedeki tarihi eserler restore edildi ve turizm için şu kadar işletmelere ruhsat verildi deyip sıyrılmanın peşindeler
***
Oysa yıllardır bu memlekette sanayi olur diyen bir çok iş adımı var…
Bunların en başında ise Hekimoğlu geliyor… Deliktaş’da kurulan fabrikada binlerce çalışan senenin on iki ayı evine bu sayede ekmek getiriyor…
***
Sayın valim, bu gün Trabzon’da turizmde yatırım yapan büyük küçük işletmeler senenin ancak bir elin parmakları kadar tam kapasite çalışıyorlar!..
Geri kalan aylarda ise personelinin yarısını ya işten çıkartıyorlar yada ücretsiz izine yolluyorlar
***
Yıllardır bölgede görev yapan gazeteci olarak bu adadan bir hatırlatmada bulanmak istiyorum…
Bundan birkaç hafta önce sizinde katıldığınız Trabzon Vakfı ve Trabzon Derneğinde konuşan Hekimioğlu şirketler guruba başkanı Celal Hekimoğlu’un söylediklerini yeniden derç ediyorum…
***
Duayen iş adamı Celal Hekimoğlu engin tecrübesiyle “Trabzon’da sanayi olmaz diyenler hata yapıyor…Ben Trabzon’umu , milletimi çok seviyorum…İlk okul mezunuyum…Trabzon’da sanayi olmaz diyenlere katılmıyorum…Bu şehri büyütmek ve ülkemize milletimize faydalı olmak için sanayi yapmamız şart… Trabzon’un gençlerine, mühendislerine güveniyorum… Sanayisiz ilerleme olmaz…”
***
Şimdi dünyada sanayi ve turizme yatırım yapmış ülkelerin arasında kalkınmışlık farkını ortaya koymak niyetinde değilim…
Ama İspanya ve Yunanistan’ın durumlarını da hatırlatmakta fayda görüyorum…
Ayrıca kimse bu yazdıklarımdan turizme karışıyım anlamı çıkartıp da kendine vazife yüklemesin…
Tam tersi bacasız fabrikalarında artmasından yanayız…
***
Ancak Trabzon’u kalkınması ve bu topraklarda yetişen gençlerin doğdukları yerde iş bulmaları, göçün durması için sanayiye önem verilmeli…
Bu bağlam da Sn. Valim başta siz olmak üzere şehirdeki atanmış ve seçilmişlere “sanayisiz olmaz” diyen iş adamlarına kulak vermenizi istiyorum…Dar değil geniş perspektif ten bakalım,,,Trabzon hepimizin
Bırakın inadı!
Trabzon’da son günlerde en çok konuşulan mekan Akyazı sahası…Biliyorsunuz bu projeyi Nuri Albayrak gündeme taşıdı…Daha sonra Büyük tartışmaların altında denizden kara elde edildi…Üstüne de stat ve spor tesisleri kondurulacağını cümle aleme duyuruldu…
***
Ama dolgu işlemi bitip de “kara görününce” iktidar partisinden bakanı vekili, hatta il ve ilce başkanları gözlerini bir anda bu alana dikti!...
Trabzon’da başka yer yokmuş gibi seçim öncesi vaat ettikleri Şehir hastanesini Akyazı’ya yapmak için dört koldan yola çıktılar…
***
Başta Çevre ve Şehircilik Bakını Süleyman Soylu ve AKP Trabzon teşkilatına şimdi sormak istiyorum…
Maksadınız hizmete mi yoksa gösteriş mi?
Bırakın inadı…
Dinleyin AKP’nin kurucusunu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı… Gidin vatandaşa… Ne derse o…Var mı daha ötesi?
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.